-
1 hava tüfeği
воздухомет, воздушная пушкаİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > hava tüfeği
-
2 doldurmak
запо́лнить запра́вить напо́лнить* * *-i1) наполня́ть, набива́тьağzına su doldurmak — набра́ть в рот воды́
kadehi ağzına kadar doldurdu — он нали́л рю́мку до краёв
pipoyu doldurmak — наби́ть тру́бку
2) фарширова́тьpatlıcan doldurmak — фарширова́ть баклажа́ны
3) восполня́ть, дополня́тьparayı yüz liraya — доложи́ть де́нег до ста лир
4) заполня́ть (анкету и т. п.)fiş doldurmak — запо́лнить ка́рточку
plağa müzik doldurmak — записа́ть му́зыку на пласти́нку
5) заряжа́ть (ружьё, винтовку)tüfeği doldurmak — заряди́ть винто́вку
6) достига́ть (какого-л. возраста), исполня́тьсяkırk yaşını doldurdu — ему́ испо́лнилось со́рок лет
-
3 kavramak
сообража́ть* * *-i1) хвата́ть, охва́тывать; кре́пко держа́тьtüfeği kavramak — кре́пко держа́ть ружьё
sızılar vücudumu kavramış — о́страя боль охвати́ла всё моё те́ло
2) постига́ть, понима́ть; осознава́ть; усва́иватьdersi iyice kavramadı — он до конца́ не усво́ил уро́к
meseleyi henüz kavrıyamadım — я пока́ не смог усво́ить суть вопро́са
-
4 tüfek
винто́вка (ж)* * *озвонч. -ğiружьё, винто́вкаtüfek atmak / boşatmak — вы́стрелить
tüfekleri çatmak — ста́вить ружьё в ко́злы
tüfek doldurmak — заряжа́ть винто́вку / ружьё
av tüfeği — охо́тничье ружьё
dürbünlü tüfek — ружьё с опти́ческим прице́лом
См. также в других словарях:
ağız tüfeği — is. Mermileri şiddetle üflenerek fırlatılan bir çeşit tüfek taslağı … Çağatay Osmanlı Sözlük
geze almak — tüfeği hedefe doğrultmak Bağ hendeğine sinip tüfeği geze aldım. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
S&T Daewoo XK8 — Daewoo XK8 Type Assault Rifle Place of origin … Wikipedia
Daewoo DAR-21 — Allgemeine Information Militärische Bezeichnung … Deutsch Wikipedia
ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çaprazlamak — i Çapraz duruma getirmek Tüfeği bıraktım, kollarımı göğsüme çaprazladım. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
çifte — is., Far. cufte 1) At, eşek ve katırın arka ayaklarıyla vuruşu, tekme 2) İki namlulu av tüfeği Çifteler dolduruldu, horozlar çekildi, iki el silah atıldı. O. V. Kanık 3) sf. İkisi bir arada bulunan veya ikili Güzel sevme derler nasıl sevmeyim /… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tüfek — is., ği, Far. tufeng Savaş veya avda kullanılan, uzun namlulu ateşli silah Birleşik Sözler tüfekhane eski tüfek kaval tüfek makineli tüfek pompalı tüfek top tüfek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tetiğe basmak (veya dokunmak veya tetiği çekmek) — ateş etmek Tüfeği geze aldım, ses toprağa yakın geliyordu. Porsuktur sandım, tetiğe dokundum. M. Ş. Esendal Şimdi tetiğe bassam hiç doğmamışa dönersin. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
MAVZER — Alm. Mavzer adında bir Alman ın yaptığı çaplı harp tüfeği. Askerlikte kullanılan bir silâh … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MİSKET — Fr. Alaybozan tüfeği. Patlayan bombadan etrafa sıçrayarak tahribe, yaralanmaya ve ölüme vesile olan sert parça. Eskiden kullanılmış geniş çaplı bir silâh. * Güzel kokulu meyve. (Elma, üzüm vs … Yeni Lügat Türkçe Sözlük